Kira sözleşmelerini e- Devlet’e taşıyan uygulamada sona gelindi.
İlk aşaması yakın zamanda hizmete girecek olan uygulamada ev sahipleri ve kiracalar e-devlet üzerinden karşılıklı olarak sözleşme imzalayabilecek.
Sene sonuna kadar devreye girmesi beklenen ikinci aşama ise emlakçıların da e-devlet üzerinden sözleşme hazırlayabilmesine imkân tanınıyor olması.
Geç kalınmış çok yerinde bir uygulama.
Böylece Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de belirttiği gibi; vatandaş artık güvenilir bir devlet platformunda sözleşme oluşturabilecek.
Elbette bu işten en karlı devlet çıkacak. Elden kira ödeme gibi kayıt dışı eylemler azalacak.
Konut sahiplerinin düşük emlak vergisi ödememesinin önü kesilecek.
Ortada e-devlete kayıtlı sözleşme olduğu için kiracı ve konut sahibi arasındaki anlaşmazlıklar daha kolay çözülecek!
Bazıları, “Konut sahibi e-devlet’te kirayı düşük gösterip kalan kısmı elden alabilir ya da senet imzalattırır” diyorlar.
Evet, her uygulamanın kaçağını, açığını bulmada üzerimize yok. Ancak e-devlet’teki sözleşme baki kalacak!
Gelecekte herhangi bir anlaşmazlıkta kiracı, konut sahibini suçüstü yakalatabilir! Konut sahibine elden kira vermeyi kesebilir.
Bu uygulama emlak vergisini arıtacağı için konut sahipleri de kiraları daha yüksek tutabilirler.
Ve bu işten yine kiracılar zararlı çıkabilir ama her şeye rağmen e-devlet güvenceli sözleşmeler hem konut hem de kiracıların mevcut haklarını korumanın en garanti yolu gibi gözüküyor.
Bu uygulama ihtiyaca göre revize de edilebilir.
Kiracıların sözleşme bittiği ve konut sahibi istediği halde evi boşaltmayıp, mahkemeye gidip, anlaşmazlık sürecini 3-4 yıla uzatmasını engelleyecek kurallar uygulamak mümkün.
Örneğin konut sahibi sözleşme bitiş tarihinden altı ay önce e-devlet üzerinden bildirim yapıp kiracısından evi boşaltmasını isteyebilir.
Yine mahkeme süreci başlasa da eğer konut sahibinin haklı gerekçeleri varsa davalar kısa zamanda sonuçlanır.
Örneğin sözleşmenin süresi iki yıllık ama hukuk sistemi bir yıllık sözleşmeye bile 10 yıl ömür biçebiliyor. Bunun gibi haksızlıklar da ortadan kaldırılmalı.
Özetle hem konut sahiplerine hem de kiracılara adil şartlar sunacak yasaya da ihtiyaç var!
BURSASPOR SATILACAK MI?
Galatasaray’ın efsane golcüsü Didier Drogba’nın, TFF 3. Lig ekiplerinden Bursaspor’u satın almak için harekete geçtiği iddia edildi.
Bu tarz iddialar zaman zaman ortaya atılıyor ama henüz bir zenginin Türkiye’den köklü bir kulübü aldığına şahit olmadık.
Dernek statüsü içinde olan kulüp yapıları yabancı ortak alamaz. Ama birçok kulübün aynı zamanda Spor AŞ tarafı var; şirketleşmiş olan ve borsada işlem gören tarafı…
Spor AŞ kulübün tamamına sahip olmadığı için yatırımcılar kulüp satın almaya çekiniyorlar.
Taraftarlar kulüplerin satılmasına başta karşı çıkabilirler lakin kulüplerin asıl sahibinin taraftarlar olduğu da unutulmamalı.
Manchester City, Newcastle United, Paris Saint German, Manchester United gibi dev kulüplerin sahipleri genelde büyük şirketler olmasına rağmen taraftarın onayı olmadan bir şey yapamıyorlar!
Şirketler için kulüp sahibi olmanın hedefi kar etmek. Kar etmek için de sportif başarı gerekiyor. Yıldız futbolcular transfer edilip, sportif başarı elde edilince de çoğu zaman taraftarlar kulüplerin sahiplerinin adını hatırlamıyorlar bile.
Mevcut sistemde yöneticiler tarafından arpalık olarak görülen kulüplerin çoğunun batık olması rastlantı değil!
Drogba’nın Bursaspor’u satın alacağı haberini yapanlar keşke kulübün 1 milyar 539 milyon 708 bin 800 lira borcu olduğu bilgisini de yazsalardı!
Türkiye’de kulüplerin şirketleşmesi İngiltere’deki gibi olsa bu devasa borca rağmen Bursaspor’u almak uzun vadede karlı bir yatırım olabilirdi. 3. Lig’de evindeki her maçta stadyumu tıklım tıklım dolu olan kaç Süper Lig takımı var?
Böyle sadık bir taraftar desteğine sahip olan kulübe hangi yatırımı yapsanız geri döner!
Asıl tartışmamız gereken ise her maçı ortalama 40 bin taraftarın takip ettiği Bursaspor 3. Lig’de mücadele ederken tribün ortalaması 4-5 bin olan kulüplerin nasıl Süper Lig’de varlıklarını sürdürebildikleri!
NE ÇOK ‘ÇAKAR’KULLANAN VAR!
Emniyet ve jandarma trafik ekipleri 3-10 Ekim 2024 tarihleri arasında gerçekleştirdikleri denetimlerde 2 milyon 829 bin 271 araç denetlendi.
Ve kural ihlali yapan 522 bin 427 sürücü hakkında işlem yapıldı.
Cezalar arasında en dikkatimi çeken; mevzuatta aykırı ‘çakar’ kullanan 10 bin 22 sürücüye ceza kesilmesi oldu. Çıkan haberlere bakılırsa her ay 7-10 bin arası çakar usulsüzlüğü belgeleniyor. Yani izinsiz ‘çakar’ kullanan sürücülerin sayısı tahmin edilenin çok üstünde! Para cezasının çözüm olmadığı da ortada. İzinsiz ‘çakar’ kullananların ehliyetlerine bir yıl el konulur ya da araçları trafikten men edilirse sorun çözülür!
MİLYARDERLERE EKSTRA VERGİ!
Fransa’da geçtiğimiz cuma günü, 1 milyar Euro’nun üzerinde mal varlığı olan kişilerin yüzde 2 oranında vergilendirileceği yeni yasa tasarısı önerisi Meclis’te yeterli desteği buldu.
Yine de önerilen varlık vergisinin Senato’nun incelemesinden geçmesinin pek mümkün olmadığına inanılıyor.
Yine Fransa’da varlık vergisi önerisine vekillerin destek vermesi sembolik açıdan anlamlı.
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de milyarderlerin sayısı artıyor.
Pandemi sonrası yaşanan ekonomik krizler ve enflasyondaki artışların zenginlere yaradığı ortada!
Varlık vergisi, toplumun genelinde olumlu karşılanabilir ve bu da vergilerdeki genel artışa karşı toplumda “Milyarderlerden daha çok alınıyor. Herkes özveride bulunuyor” algısı oluşturabilir.
Altyazı
“İyi hikayeler abartılmayı hak eder.” (Hobbit)
Haber Kaynak : SABAH.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
GÜNDEM
12 Kasım 2024SPOR
12 Kasım 2024GÜNDEM
12 Kasım 2024SPOR
12 Kasım 2024SPOR
12 Kasım 2024GÜNDEM
12 Kasım 2024GÜNDEM
12 Kasım 2024